YAŞAMLA 'BARIŞ' OLMAK!
Ayhan AKTAŞ

Ayhan AKTAŞ

Ayhan AKTAŞ / Engelli Aktivist, Sporcu, Radyo Programcısı, Spiker

YAŞAMLA 'BARIŞ' OLMAK!

26 Aralık 2022 - 23:19 - Güncelleme: 27 Aralık 2022 - 11:47

Barış Telli, kariyeri ve hayatı ile dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. Survivor 2023 kadrosuna dahil olan Barış Telli, adını Ampute Futbol Takımı maçları ile duyurdu. A Mili Ampute Futbol Takımı'nın formasını giyen ve avrupa şampiyonluğunda büyük bir payı bulunan Barış Telli, Survivor 2023 ile bir mücadele örneği daha gösterecek. Peki, Barış Telli kimdir, nereli. Sordum yanıtladı...
 
 
Bize kendini kısaca tanıtırmısın ? Kaza nasıl oldu ? 
İsmim Barış Telli. 1989 Kırıkkale doğumluyum.
Dört yaşında trafik kazası sonucu ayağımı diz üstünden kaybediyorum.  
 
Amputasyon olduktan sonra Barış’ın hayatı nasıl ilerledi ? 
Daha sonra alışma sürecinde, evin içerisinde işte ayağım yok ama ellerimin üzerinde yürümeye çalışıyorum. Amuda kalkıyorum. Taklalar atıyorum. Tabii anne baba oğlum yapma dedikçe hani gizli de olsa gidiyorsun odada çalışıyorsun. Yani her şeyi oyuna dökerek başlıyor aslında hayat hikayem. Mutlaka farklı oluyor. Çünkü küçük yaşlarda ayağın olmadığını bile bile hani o şekilde başlıyorsun hayata . 
 
Kendin nasıl fark ettin, kabullendin ? 
Hani ayağın yok ama farkında değilsin açıkçası. Ne zaman fark ediyorum? Yine evin içerisinde fark ediyorum. Çok hareketliyim. Koltuk değneklerime sahip olduktan sonra onların bir ismi de kanedyen. Hani koltuk değneği deyince bir hakaret gibi geliyor bana çünküo kadar alıştı ki kulağım... Kanedyenlere  alışma süreci tabii kolay olmuyor. Çünkü tek ayak üzerindesin. Bir lavaboya gitsen bile hep zıplayarak gidiyorsun. Koltuk değnekleri gelince onlarla. Kollarımın kuvvetiyle dengeyi sağlamak için. Tabii süreç geçiyor. O şekilde koşmaya çalışıyorsun . 
 
Çocuk yaşta yaşama yeniden ve farklı olarak başlamak zorunda kalıyorsun ? Motivasyon kaynağın neydi, nasıl dik durdun ? 
Engelli bireylerin ailesi çok önemli.  Hani ben şunlarada şahit oldum. Utancından hani bir şey yapamaz diye evinde kitleyip hani dışarıya sosyalleştirmeyen ailelerimiz de var. O konuda ben çok şanslıydım. Annem babam mesela beni öyle bir sosyal hayata soktu ki,eve misafir gelirdi. Örneğin mesela. Odama çekilirdim. Onlar beni içeriye iterdi. Olumlu bir şekilde tabi. Topluma çıkmayı ilk olarak evin içinde öğrendim diyebilirim. O konuda ben çok şanslıyım. Allah razı olsun. Öyle bir aileye sahip olduğum için... 
 
Aile önemli tabi, ancak yaşam devam ediyor ve Barış dışarıda tek. Ne gibi zorluklar yaşadın hayatta ? 
Hani ben taman aile yönünde çok şanslıydım ama hayatım bir evin içerisinde geçmeyecekti. Mutlaka dışarı da çıkmam gerekiyordu. Bu sefer dışarıdaki farklı gözleri üzerimde gördükçe tabii ister istemez geri adımlar attığın da oluyor. Bu engeli aşmak için de bunun en güzel yolu spor olduğunu düşünüyorum. Hani ben buradaki engelli bireylerin ailesine seslenmek istiyorum. Hani hiçbir zaman çocuklarından utanmasınlar. Onların ne yapabileceği çok önemli. Aman oğlum yapma. Düşeceksin. Bu konuyu bu şekilde değil de gözlemle yönetmeli aile. Hani çocuk düşecek de tabii ki. Bırak düşsün. Ayağı olmayan da düşüyor. Ayağı olan da düşüyor. Bir onu öğrensin. Düşmeyi öğrensin. Bir vücudunu tanısın. Bedenini tanısın. O psikolojiyi bir aşsın.  
 
Top oynamak istedin mi tek bacakla çocukken ? 
Yani sokağa çıkıyorsun. Işte mesela mahallede top oynayacaksın arkadaşlarınla.
Farklı gözle gelenler oluyor. Diyorlar sen yapamazsın. Oynamak istiyorum dediğinde,
’Sen bir dur’ diyorlardı. Bana şans veren takımına alıyor. Ama bazıları da diyor ki hayır diyor yapamazsın diyor. Zaman geçtikçe yine bu önüme geliyor. Bu sefer de acaba zihniyetine bakıyorum. Neden bunu söylüyor 
 
Okul hayatın ..? 
Devlet okuluna aslında beni almıyorlardı. Engelimden dolayı. Hani engelliysen normal engelli okuluna yönlendirdiler. Tabii ailem karşı çıktı annem babam. Hayır dediler. Benim oğlum burada okuyacak diye. O şekilde okula başladım. Kırıkkale'de İsmet Aydın İlköğretim Okulunda.  
 
Okuldayken beden dersinde bir olay yaşamışsın anlatırmısın ? 
Tabii. Bir gün zili unutuyorum ders zilini görmüyorum, duymuyorum . Beden eğitimi öğretmeni geliyor. Beni izliyor. Ben farkında değilim.  Ssoruyor ve ben korku içerisinde kaçmaya çalışıyorum tabii. Çünkü diğer öğrencilerin arkalarında gidiyorsun salona. Kaçmaya çalışıyorum. Hemen beni durdurup okuldaki jimnastik takımını alıyor. Jimnastik takımına yazılıyorum. Birçok gösterilere çıkıyoruz. Yani o duyguyu aslında çok yaşadım. Hep bir ağızda mesela bir engeli benim. Hep bir ağızdan arkadaşlar tezahürat ediyorlar bana.Duydukça insan daha çok coşkulu oluyor. Motivasyon oluyor. Annen baban geliyor, ailen geliyor, seni izliyor, duygulanıyor. Gözyaşlarını görüyorsun.  
 
Kaza ne zaman oldu ? 
13 Nisan'da ben trafik kazası geçiriyorum. Tabii on gün kurtarabilmek için uğraşıyorlar doktorlarımız. Tabii kurtaramayınca kesmek zorunda kalıyorlar . 23 Nisan’da yani çocuk bayramında ben amputasyon oluyorum...Bir hediyeymiş bugün anlıyorum. Hastanede babama  ya oğlunu kaybedeceğiz ya ayağını diye yaklaşınca artık ayağını kesmek zorundayız kabul ediyorlar ailem.  
 
Rahmetli Hadi Türkmen’in senin hayatında ayrı bir yeri var.
Anlatırmısın. Nasıl tanıştınız ?
 
Hadi Türkmen Türkiye Futbol Federasyonun yönetiminde ve  aynı zamanda Fenerbahçe Spor Kulübü'nün asbaşkan vekili olan kişi. Kendisi şeker hastalığından dolayı amputasyon oluyor. TSK rehabilitasyon merkezinde tedavi görürken ampute futbolla tanışıyor. Ve bizim maçımızı izlemeye geliyor. Maç bitiminde beni odasına davet ediyor. Tabii ben o zaman kendisini tam tanımıyordum açıkçası. Beni odasına davet ettiği ilk sözü “Barış oğlum dedi, eğer sağ ayağında olsaydı, bu futbolunla Fenerbahçe'deydin. Bugün imza attırmıştım sana” diye olmuştu. Böyle bir yaklaşımda bulundu. Yani o Fenerbahçe dediğinde inanılmaz duyguya kapıldım.. 
 
Ne gibi anlatırmısın ? 
Hayaller içerisinde yaşıyorsun. Mesela ayağının olmadığını bile bile futbolculuk hayali kuruyorsun. Stadyuma çıktığını, o soyunma odasından sesini duyuyorsun, taraftarın coşkusunu, gol atma sevincini o yani o duyguyu zaten ben küçük yaşlarda hayalde yaşıyordum. 
 

2017’de Ampute Avrupa Şampiyonası’na damga vuran bir hareketin vardı.
Planlımıydı ? 
 
Şöyle anlatayım ben o anı. Kırk beş bin üç yüz kişi gelmiş. Biz hiç bu kadar taraftara oynamamıştık. Ben daha öncesinde de amuda kalkıyordum ama hiç bu kadar gündeme oturmamıştı. Ben onların gelmiş olduğu, o coşkuyu gördüm ve biz o kupayı kaldırdığımız için onlara sevinç olarak teşekkür anlamında bir şeyler yapmam gerekiyordu. O sevinçle de kanadyenlerimin üstünde amuda kalktım ve inanılmaz güzel tepkiler aldım. Evet bir Barış Telli yaptım ama bir Türk'ün gücünü dünyaya göstermiş olduk. 
 
Protezlerine nasıl kavuştun ? 
Yani bize imkan verildiği sürece neler yapacağımızı bu şekilde de göstermiş olduk. Üniversite yıllarımda beni yine atletizm hocam Hacı Ahmet Peker derslerde “Başarılı olman için seni uçurabilecek bir proteze ihtiyacın var” diyordu. Tabii o yedi yıl protez almak için uğraştım. Sağ olsun Hadi Türkmen ilk protezimi sağladı kurşun protezimi. Tabii teknoloji çok ilerlediği için o arka planda kaldı. Hani özel olduğu için de benim de gücüm yetmiyor maddi olarak. Katıldığım bir yarışma programında Hülya Avşar'la tanışıyorum Sayın Hülya Avşar'la. Dile getirebilirim. Anlatıyorum. O da o kadar güzel yaklaşıyor ki. Hani ben anlatırken o gözlerden bana inandığını hissettim, duygulandım. Bana hiçbir şey demedi. Sadece dinledi. Bilgilerimi aldı. Ve bir ay sonrasına dönüş yaptı. Hala çok dua ederim. Çok her yerde de söylerim. Protez yapıldı. O sene içerisinde Avrupa ikincisi oldum.  
 
Sen bedensel engelli ilk beden eğitimi öğretmeni oluyorsun . Nasıl oldu bu ? 
Avrupa ikinciliğini yaşadıktan sonra millilik kontenjanından Gazi Üniversitesi'ne beden eğitimi bölümüne başvurmak istedik. Rahmi benim takım arkadaşım ve bizim gireceğimiz öğretmenlik bölümünün zaten olmadığını söylediler. Bize antrenörlük bölümüne geçiş yaptırdılar. Tabii biz mezun olduktan sonra yine atamamız yoktu. Bunu bir şekilde aştık ve antrenörlük kontenjanına girmeye hak kazandık. Tabii ben içimde kalan bir öğretmenlik vardı. Ben bunu yaşamak istedim. Böyle bir bölüm yok. Bedensel engelli olup da beden eğitimi öğretmeni olamıyorsun. Zorlu süreçlerden geçiyorsun tabi. Ben formasyon aldım. Amacım öğretmenliğe geçiş yapmayı istiyordum. Tabi o zamanlar yine olamazsın gözüyle bakılıyordu. Bedensel engelli olup beden eğitimi dersleri nasıl verilebilirdi ki. Ne anlatacaksın, nasıl uygulamalı olarak göstereceksin.  Ben sporcu tarafımı örnek gösterdim. Millilik var daha ne olsun. Ülkemizi temsil ediyoruz. Her hareketi yapabiliyoruz . En sonunda bu bölümü açtırdım. Ve bugün mutluyum ama gerçek mutluluğum, açtığım bu kapıdan birçok engelli arkadaşım faydalanabilecek. Gerçek mutluluk bu benim için.  
 
Bana zaman ayırdığın için teşekkür ederim Barış. 
Benim hayatıma ve bana , benim gibilere verdiğiniz kıymet için ben teşekkür ederim... 



Saygılarımla,
Ayhan AKTAŞ
 

Bu yazı 4840 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum