İlker BIYIK

İlker BIYIK

İlker BIYIK / Eğitimci

Srebrenitsa

12 Temmuz 2023 - 23:50

Merhaba kıymetli okurlar. Bugün 11 Temmuz. Balık hafızalı bir toplumun ferdi olarak belki size pek bir şey ifade etmiyor olabilir fakat ben Sokrates’ in dediği gibi at sinekliğimi yapayım da alabilecek olan alsın kendi payını. Bu işler nasiptir sonuçta.

Evet 11 Temmuz denildiğinde akla gelmesi gereken Srebrenitsa Katliamı olmalı !!! Nedir bu katliam diye sorarsanız eğer derim ki; Temmuz 1995'te yaşanan ve en az 8.372 Bosnalı Müslümanın, Bosna-Hersek'in Srebrenitsa kentinde Sırp general Ratko Mladiç komutasındaki Bosna Sırp ordusu tarafından öldürülmesine verilen addır.

Katledilenler askerler değildi. Denk denge karşı gelmiyordu. Masum siviller işkenceye, tecavüze, aşağılanmaya maruz bırakılmalarının ardından sistematik olarak katledildiler. Hem de nerede ? Recep İvedik’ ten doğaçlama yaparsak; 1995 in Bosna Hersek’ inde, Avrupa’nın orta yerinde !!!

16 Nisan 1993'te Birleşmiş Milletler' in 'güvenli bölge' ilan ettiği Srebrenica, 11 Temmuz 1995'te Ratko Mladiç komutasındaki Sırp Cumhuriyeti Ordusu tarafından ele geçirildi. Aslında buna ele geçirildi demek suç bastırmak olacak. Çünkü Birleşmiş Milletler Srebrenitsa'yı güvenli bölge ilan etmiş ve şehri 400 silahlı Hollanda barış gücü askerinin korumasına bırakmıştı !!! Hollandalıların ilk yaptığı Müslümanların elindeki silahları, koruma gerekçesiyle toplamak oldu. Ratko Mladiç komutasındaki Sırplar Srebrenitsa'ya olan saldırılarını sıklaştırdıklarında müslümanların toplanan silahlarını geri almak için yaptıkları başvuru, Hollanda komutan Thom Karremans tarafından reddedildi. BM yalnızca iki F16'yı kent üzerinde bir uçuş yaptırmakla yetindi. Sonrasında Hollandalı askerler bir gece yarısı Bosna'daki BM Barış Gücü komutanı Hollandalı generalden aldıkları emir doğrultusunda kenti boşalttılar. Savaş sırasında şehrin güvenliğinden sorumlu olan Hollandalı Komutan Thom Karremans kendisine sığınan 25 bin mülteciyi ve şehri Sırplara teslim etti. Hollandalı barış gücü askerleri şehirdeki sivilleri korumak yerine şehri Sırp güçlerine teslim edip çekildiler ve katliamı önleyemediler. 

Daha sonra ortaya çıkan bir video kasetinde Sırp generalin kenti boşaltan Hollandalı komutana bir hediye verirken görüntüleri çekilecekti. Bir hafta süren katliam II. Dünya Savaşı'ndan sonra insanlığa yapılan en büyük suç olarak arşivlerde yer aldı.

13 yaş ile 70 yaş arasındaki yaklaşık 8 bin Boşnak erkek kurşuna dizilerek toplu mezarlara gömüldü. Srebrenica Katliamı, Aliya İzzetbegoviç tarafından "II. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'nın gördüğü en vahşi katliam" olarak nitelendirilmiştir. 

26 Şubat 2007'de Lahey Adalet Divanı da bu katliamı bir 'soykırım' olarak kabul etti.

27 Haziran 2017 tarihinde Hollanda Mahkemesi, Srebrenitsa Katliamıyla ilgili Hollanda askerlerinin yasa dışı hareket ettiğine, Hollanda'nın kısmen hatalı olduğuna karar vererek Hollanda askerlerini suçlu buldu. Mahkeme, Srebrenitsa'da ölümlerin %30'undan Hollanda hükûmetinin sorumlu olduğunu açıkladı. 

Durum bundan ibaret kıymetli okurlar. Anadolu’ da bir söz var bilirsiniz. El elin eşeğini türkü çağırarak arar!!! Hollandalı barış gücü askerleri de aynı sorumluluk duygusu ile hareket ettiler kendilerine emanet edilen şehre ve o şehrin insanlarına karşı. Ne de olsa onlar sivil idiler. Ne de olsa onlar Müslüman idiler. Ne de olsa onlar silahsız idiler. Güzelim Srebrenitsa şehri ve içindekiler, yağma Hasan’ın böreğinden farksız idiler. Sırplar yemeyip ne yapsın !!!

Çok yakın tarihte yaşanan bu vicdansızlıkları ve Avrupalının ikiyüzlülüğünü görünce ister istemez aklıma Mehmet Akif’ in Asımın Nesli şiiri geliyor ve dudaklarımdan dökülüveriyor şu dizeler;

Asım’ın nesli diyordum ya nesilmiş gerçek.
Çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek !

Ya yüz yıl önce dedelerimiz de Avrupa'nın ve Amerika'nın güzel sözüne, mandacılık fikrine kapılıp mavzerini, orağını, yabasını, çiftesini bırakıp kendi nefsini, namusunu, evladını onların vicdanına terk etseydi 2023 yılının bu güzel temmuz gününde bizler olur muyduk bu güzel toprakta ?

Selam ve dua ile kıymetli okurlar.

Bu yazı 3358 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum